İnsanoğlu materyal hayattan sanal hayata geçiş yapmanın evresindeyken altın ve gümüşün geleceğini de düşünmek lazım.
Hayatımızı giderek sanal bir şekilde sokuyoruz. Bilgisayar oyunları ve yapay zeka ile tümüyle farklı bir döneme girdik diyebilir. Elbette mutluluğumuza orta ve ötesindeki vadede bir şeyler eklemeyecek, tıpkı diğer devrimlerde olduğu gibi. Sonuçta bu da bir devrim, insanoğlunun hayat tarzı devrimi. Bu devrim başlangıcı ve doğum safhasıyla gelişmesi elbette önümüzdeki aşamalarla bir yirmi yıl alır diye düşünüyorum ama unutmamak lazım ki her nesil bir önceki nesile kıyasla daha hızlı evrimleşir.
Bu yüzden önümüzdeki bu dönemde sanal alemler ve sanal paralar geliştikçe, yeni nesil gümüş ve altına ne denli değer verecek? Yeni nesil son yirmi yıldır cep telefonu içinde yaşıyor zaten ve bir yirmi yıl daha sonra materyal şeylere ne kadar değer verecekler ki. Büyük ihtimalle Kripto paraları hizmet ve gerekli ürünler almak için değiş tokuş yapıp kullanacağız.
Bu zamanla da altın ve gümüşe verilen değerin azalmasına ve bu değerli metalleri sadece eski neslin elinde tuttuğu bir şeyler olacağını düşünebiliriz ve onlarla birlikte de ölüp gidecek. Bir diğer faktör, sosyal ve toplumsal değişimde giderek minimalizme doğru bir trend olması. Yeni nesil, daha önceki nesillere kıyasla daha az materyalist ve farklı arayışlar içerisindeler ve giderek de artacaktır yeni doğanlarla birlikte. Ekonomik gelişim ya da dedikleri büyümenin de aslında artık düşündükleri gibi bir istatistiksel yüzde oranı değil ama kaliteli bir değerle ölçülmesi anlamına geliyor.
Önemli bir başka konu da küresel doğal kaynakların her yerde giderek azalması. Doğal kaynakların tükenmesi ile hayat doğal olarak tüketimi ihtiyaca doğru itecektir. Bu kaçınılmaz ve de kapitalizmin de ömrünün de bitiş safhasında olduğunu, ve toplumsal değişim içinden gelen değişikliklerle de görebiliriz.
Sonuç itibariyle, toplumsal evrim ve değerlerin değişimi, paranın da değerlendirilme şeklini değiştirecektir. Altın rezervlerine göre paramızı değerlendirmeyi ikinci dünya savaşından sonra bıraktık ve akabinde plastik kredi kartları çıktı ve o sonra ATM ler ve internet bankacılığı, yani zaten yıllardır para sanal bir algı. Kimse cebinde parayla artık gezmiyor. Bir sonraki adımı insanoğlu olarak şimdi atıyoruz ve para toplumun verdiği değere göre değerli olacak. Aslında tüm değerlerimiz de toplumun gözündeki değer ölçüsüne göre ve hayatımızı buna göre yaşıyoruz, peki neden para da toplumun görüşüne göre bir değer almasın ki? Zaten altın da öyle değil mi, sonuçta topraktan çıkan bir mineral. Değeri insanoğlunun verdiği değere göre biçiliyor.
Orta ve uzun vade de bakacak olursak eskiyi bırakıp yeniye geçiyoruz diyebiliriz. Kripto paralara ve ürün ve hizmet değişimi programlarına merhaba. Altın ve gümüşü de kim cebinde ya da sağda solda taşımak ve saklamak istiyorsa saklasın. Pek bir değeri olmayacak eskisi gibi.
Bu yönde olaylara biraz bakacak olursak materyalizm denilen hayatın dönemini kapatıyoruz diyebiliriz. Her evre ve geçiş süreci elbette doğum sancıları ile olur ve bu durum da farklı olmayacaktır. Ta ki doğup gelişme süreci raylarına oturana kadar. Güzel ve sorunsuz bir doğum için en önemli şey ise: “Doğuma hazırlık.”